first
parents
ebeveynler,
anne ve baba
they
onlar
get worried,
worry
endişelenmek
When I'm late
Geç kaldığımda
He studies a lot.
O çok ders çalışır.
a lot
çok
study
ders çalışmak,
bir okulda okumak
always
her zaman,
daima
get high marks
yüksek notlar almak
high
yüksek
get
almak
marks
sınav notları
wear
takmak,
giymek
tell the truth
doğruyu söylemek
tell
söylemek,
bahsetmek,
anlatmak
personality adjectives
kişilik sıfatları
late
geç
early
erken
punctual
dakik
care
önemsemek,
umursamak
other
diğer,
başka
understand
anlamak
things
eşyalar
thing
şey
quickly
çabucak,
hızlıca