first
second
third
fourth
fifth
100

cook

yemek pişirmek

100

dinner

akşam yemeği

100

lunch

öğle yemeği

100

fry

kızartmak,

tavada kızartmak

100

then

sonra

200

him 

onu,

ona

(erkek için)

200

steal

çalmak

200

stole

çaldı

200

hurt

incitmek

200

have to,

has to

zorunlu olmak

300

I have to wear school uniform.

Okul kıyafeti giymeliyim.

Okul kıyafeti giymek zorundayım..

300

important

önemli

300

meeting

toplantı

300

have

have got,

has,

has got

sahip olmak

300

Have you got a bicycle?

Do you have a bicycle?

Bir bisiklete sahip misin?

Bir bisikletin var mı?

400

Has she got a bicycle?

Does she have a bicycle?

Bir bisiklete sahip mi?

Onun bir bisikleti var mı?

400

felt

hissetti

400

feel

hissetmek

400

run after

peşinden kuşmak,

kovalamak

400

prediction,

guessing

tahmin

500

find

bulmak

500

fortunately

iyi ki

500

unfortunately

maalesef,

ne yazık ki

500

We are going to cook soup.

Çorba pişireceğiz.

500

noon

öğlen

M
e
n
u